Masumiyet Çağı (1993)
Masumiyet Çağı etkinliğimiz sayesinde 1993 yapımı bu
Amerikan filmini izlemiş oldum. Kitabın üstüne filmi izleyince daha iyi oldu
aslında. Her ne kadar genelde kitap uyarlamaları güzel olmasa da bu bildiğin
kitabı izlemek gibi oldu. Çok ciddiyim gayet başarılı bir yapımdı. Neredeyse
her sahnede kitabı okuyormuş gibi hissettim. Oyuncuların buna etkisi çok büyük
tabii ki. Newland Archer’ı benim çok karizmatik bulduğum Daniel Day-Lewis
canlandırıyor. May rolünde Makas Eller ve Dracula’dan tanıyabileceğiniz Winona
Ryder, Olenska rolünde güzeller güzeli Michelle Pfeiffer yer alıyor.
Filmin konusuna geçeceğim şimdi. Ondan sonra tüm
sinirimi aktardığım spoilerlı yorum var.
Newland Archer, hayatının aşkı olan May’i nişanını
erken duyurmak için ikna etmiştir. Ama tam o sırada May’in kuzeni Olenska gelmiş, üstünde olan skandaldan dolayı da
gündeme bomba gibi düşmüştür. Nişan açıklamasının pek takılmaması da Archer’ı
sinir etmiştir.
Archer her ne kadar Olenska’ya ilk başlarda sinir
olsa da çekimine kendini kaptırmıştır. Yani bildiğiniz sırılsıklam aşık
olmuştur. Şimdi geriye tek bir soru kalmıştır. Katı kuralların hüküm sürdüğü bu
toplulukta May ile mi evlenecek, yoksa sevdiği kadınla uzaklara mı gidecektir?
-spoiler-
Toplum yüzünden kavuşamayan aşıkların hüzünlü
hikayesini anlatıyor film… Toplum dışında, evleneceğin kızın kuzenine aşık
olmakta var tabii!
Evlendikten sonra da May’de bazı değişiklikler oldu
elbet. Hani şu her denileni kabul eden kadınlara döndü. Kendi fikirlerinden
yoksun… Archer’ın hiç istemediği biri olup çıktı yani. Yine de Archer eline
fırsatlar geçse bile May’i bırakamadı. En büyük nedeni ise May’in ona hamile
olmasını söylemesiydi. Buradan sonra da zaman hızla geçti. Çocukları oldu,
büyüdüler, evlendiler. May zatürreeye yakalandıktan sonra öldü… Archer her ne
kadar Olenska’yı sevse de May’in ölümü onu gerçekten üzdü. Henüz 57 yaşında
olan Archer, oğlunun isteği üzerine yanına gitti. Oğlunun Madam Olenska ile görüşeceğini
öğrendi. Meğersem çocuk (çocuk dediğime bakmayın koskoca adam) olayları zaten
biliyormuş. Annesi May ölüm döşeğinde onu yanına çağırıp anlatmış. “Babanıza
güvenin,” demiş “Ondan istediğimde en sevdiği şeyden vazgeçti…”
Archer ne yazık ki Olenska’nın evinin önüne gitse
bile içeri girmiyor. İşte içime film oturdu dememin nedeni bu. Ne olurdu içeri girseydin de mutlu olsaydın.
Bizim de içimize fil oturmazdı Archer…
-spoiler-
Bu da böyle bir filmdi işte. İzlemenizi tavsiye
ederim. Film 139 dakika sürüyor. Ben bazı işlerim çıktığından birkaç yere yarım
bırakmış olsam da bitirdiğim için oldukça memnunum.
Şimdi ben bir de gif yapmaya başladım...
O yüzden bol bol ekledim onlardan. Çoğu Olenska hakkında ama yapacak bir şey
yok.
Çok doğru demiyor mu sizce de? Bu zamanda bile geçerli
olan bir konu üstelik.
Nedense bu gifin
sonunda May'in söylediği "Kaçalım mı?" gözükmüyor. -_-
Bana yapılan bir komplo bu bence.
Arthur'un yeni gelen kitaplarından zevk almadığı bölümü ekleyemedim bile.
Ekleyince sadece boşluk gözüküyor...
Bu kadın gerçekten çok güzel ya. Şu yaşı
ilerledikçe güzelleşenlerden.
Not düşeyim dedim; biliyorum etkinlik biteli çok oldu ama ben şimdi yayınladım. Zaten daha önce tur sayfamızda yayınlamıştık, o yüzden gerek görmemiştim...
0 yorum