Kitap Yorumu: Kovan - Laline Paull
Doğumu şaheser anamız, senin
rahmin kutsaldır,
evliliğin tektir, sonra
Kraliçeliğin gelir.
Ve sadece Kraliçe üreyebilir.
Hmm… Pekala bu kitabı nasıl yorumlayacağımı
bilemedim. Her şeyiyle beni büyüledi. Heyecan verici, merak uyandırıcı ve biraz
da dehşet vericiydi.
İlk defa arılarla ilgili – aslında herhangi bir hayvanla ilgili – bir kitap
okudum. İlk başta hayal gücüm insan görüntüleri göstermekte dirense de daha
sonra aklıma hep arı görüntüleri gelmeye başladı. Kitapta öyle sahneler vardı
ki artık bal almayalım kıvamına geldim. Tabii canım annem bana izah edip bu
kararımdan vazgeçirdi.
Burası
Geliş Salonu’ydu ve o da bir işçiydi.
Flora
ailesindendi ve numarası da 717’diydi.
Kitap en alt
tabakadan olan Flora 717’nin arı günlerini anlatıyor. Temizlik için dünyaya
gelse de o, sınırları aşıp her işi yapmayı beceriyor. Koku duyguları çok
gelişmiş, her şeyi algılayabiliyor, temel olarak aslında oradaki her arıdan
daha iyi. Elinden her iş gelen bu işçi, aşırı dinci Rahibe Adaçayları’yla,
sinsi örümceklerle, ölümcül tehlikelerle karşı karşıya geliyor. Bir sürü olay
atlatsa da hiç yılmıyor. En alt tabakada olmasına rağmen Kraliçe’yi bile
görüyor! Tabii kurallara karşı gelmemesi de lazım…
Ben yine fazla konuya
girmiyorum, daha ayrıntılı öğrenmek isteyenler mesaj atabilirler. (Kitaplar
hakkında konuşmaya bayıldığımı söylemiş miydim?) Ama Kovan içinde bile
hiyerarşiye karşı gelebilecek kadar güçlü arılar olduğunu söyleyeyim size.
KABUL
ETME
İTAAT
ETME
HİZMET ETME
Kitabı beğendim. Almanızı öneririm. Bir
sürü olay olmasına rağmen hiç abartı kaçmamıştı, arılar hakkında yeni şeyler
öğrenmekte iyi oldu benim için.
Kitabın özelliklerine gelecek olursak;
kapağa bayıldım! Çok yaratıcıydı. KOVAN harflerinin uçları biraz kıvrılmaya
müsait bu yüzden ona dikkat edin. Kapak rengi de çok hoşuma gitti. Petek
desenleri olsun, sarının tonu olsun… Yine bir uyarı petek kenarları biraz
soyuluyor sanırım ama benim dikkatsizliğimden dolayı da olabilir çok ufak bir
yerde var çünkü elim falan da değmiyor o kısma. Yani bir yere çarpmış ya da
sürtmüş olabilirim. Birkaç kez çantaya dikkatsizce attım çünkü. Yazılar da tam
ayarındaydı. Ne çok ufak ne çok büyük. Anlatım da güzeldi (her şeye güzel dedim
ama cidden öyle), kendimi hikayeye kaptırıp gittim, bir bölüm daha okuyayım
bırakacağım deyip birkaç bölüm daha okudum.
“Daha
fazla yaklaşmayayım,” dedi. “Böcekler konusunda biraz tuhafımdır.”
“Babam
da öyle. Onlara kızım der.”
Orijinal
ismi: The Bees
Çevirmen:
Zeynep Yeşiltuna
Sayfa
Sayısı: 462
Yazar:
Laline Paull
Bu kovandaki bütün arılar kabul eder, itaat eder, hizmet eder. Herkes üzerine düşen görevi yerine getirmek zorundadır, ölümse ölüm kalımsa kalım. Doğuştan farklı olanlar doğar doğmaz öldürülür. Kovanın hiyerarşisinde geçişler yoktur. İşçi olarak doğan işçi olarak ölür. Kraliçe tektir, kutsaldır, sadece o doğurgandır.
Flora 717 ise farklı doğanlardandır, canı bağışlandığında elde ettiği şansla kovanın bütün işleyişinde yer almaya çalışarak fark yaratır. Bebek bakar, polen toplar, Kraliçe'nin sırlarına erişir. Peki kendi kaderinin sürüklediği yolda düşe kalka ilerlerken kovanın kaderini de değiştirebilecek midir?
8 yorum
beklenen yorumm :)
YanıtlaSilben de okuyacağım bu kitabı..çok okuyasım geldi :D :D
Umarım seversin (♥ω♥*)
SilÇook güzel yazmışsın.Gerçi biraz geç gördüm ama olsun.Kitap şimdiden listemde yerini aldı bilee :)
YanıtlaSilBenimde kitaplarla ilgili bir blogum var belki köklü bir blog değil ama bir göz atarsan cidden çok mutlu olurum -30secondstobooks.blogspot.com
blogunun temasına bayıldım çok tatlı (★^O^★)
SilAyyy utandım şuann ^_^ Çoook teşekkürler canım benim :)
SilBu kitabı okudum, kısacası okuduğum en güzel kitap...
YanıtlaSil(ayrıca bu blog baya güzelmiş:))
Teşekkür ederim :) Evet gerçekten güzel bir kitap
SilHarika diyebileceğim bir hikaye. Sürükleyici bir konusu var. Okumanızı tavsiye ederim
YanıtlaSil