Kitap Yorumu: 100Dünya'nın Gizli Yüzü - Danielle Martinigol
“Özel haber diye buna
denir! Tyranȧėl daha ilk seferinde, uzay ötesi uçuşun tam ortasında patlıyor…”
“Başkadeniz gezegenini
saran esrar perdesinden herkes haberdar…”
“Topluluk gerçeği
öğrenene kadar gezegenimizin büyük gelgitleri daha çok köpük yapacak!”
Başkadeniz gezegeni diğer 99 gezegenden
oldukça ayrı bir şekilde kendi başına takılıyor. %98’i su olan bu gezegende
elbette diğer gezegenlerden turist geliyor ama belirli bölgelerde
gezebiliyorlar teknolojik olarak gelişmiş bu gezegenin neden bu kadar gizemli
olduğu ise merak konusu. Özellikle de ünlü haberci ve onun çok bilmiş kızı
Sandiane’nın ilgisi hayli büyük.
“Onu aptal yerine
koyan bu haddini bilmez bacaksıza tokadı yapıştırmamak için kendini zor
tutuyormuş gibi bir hali vardı.”
Aşkla süslenmiş bilim kurgu hmmmm en
sevdiğim. Başta Sandiane’ya sinir olsam da aramız şu anda iyi. Kitap yine
hemencecik bitti bu da sinir olduğum bir şey. Ne zaman başladım ne zaman bitti
fark etmedim. Bu kadar sürükleyici olmasın lütfen (şikayete bak). Konuyu çok
kısa detaya girmeden anlatacağım çünkü spoiler vermek için deliriyorum. Kitabı
okuyalı aylar oldu ama hala aklımda. 100Dünya’nın bulunduğu bu yeni çağda
Başkadeniz, diğer 99 ülkeden uzakta ve gizem içinde yaşayan içine kapanık bir
gezegen. Bir gün gemilerden birinin arıza yapması sonucu Başkadeniz’in sahip
olduğu gemilerden biri gelip içeridekileri kurtarıyor. Bu gemi o kadar iyi ki
10 saniyede on altı bin ışık yolu yol alabiliyor. Gemide bulunan haberciler ise
hazır gemiye girebilmişken bu işin peşini bırakmayalım mantığına bürünüyorlar.
Bu da Mel ve Başkadenizlilerin başını büyük belaya sokuyor. Çünkü sakladıkları
şey oldukça büyük.
16 yaşındaki haberci Sandiane’nın bu
kadar derde neden olacağını kim bilebilirdi ki?
“Sıradışı varlıklar,
benzersiz durumlarda buluşur…”
Kitap hakkında itiraf: Mel erkekmiş ya
la. Ben anca 86. Sayfaya gelince anladım. Bravo bana. Ama ne yapayım Mel kız
ismi gibi geldi, uyku sersemi aç bir insan olarak ilk işim kitap okumak olunca
böyle oluyor. Bir yerde hangisiyle ilgileniyorsun deyince anlamam lazımdı
zaten.
Yazar:
Danielle Martinigol
Orijinal
İsmi: Les Abimes d’Autremer
Çeviri:
Azade Aslan
Sayfa
Sayısı: 189
Yayınevi:
ON8
"Bir anda, on bin yolcunun gözüne siyah perde indi. Herkes asıldığı tutamağı bütün gücüyle sıkıyordu. Uzaygemisinin derinliklerinden hayvansı bir kükreme yükseldi. Sandiane manyetik akımın avuç içlerine battığını ve vücudundan aktığını hissetti. Uzaygemisinin akıl almaz donanımı, onları galaksinin bir ucundan diğerine ulaştırmak için uzayı ikiye katlarken, genç kız saniyeleri saymaya başladı."Uzak gelecekte, uzay-zamanı katlamayı başaran insan ırkı Dünya'yı aşmış, galaksinin dört bir yanına dağılmış; bilindik hırsları, tanıdık emelleri ve benzer siyasi yapılarıyla varlığını sürdürüyor. Birbirinden binlerce ışıkyılı uzaklıktaki gezegenlerin oluşturduğu "100Dünya Konfederasyonu" adlı bu yeni düzende, Dünya'dan da mavi, gizemli bir okyanus-gezegen dikkati çekiyor: Başkadeniz. Konfederasyonun en genç gazetecilerinden, Agoralı Sandiane Ravna objektifini bu ketum gezegenin sırlarına çevirdi bile. Bilmediğiyse, gerçekleri öğrenmekle onları medyada paylaşmak arasında çok hassas bir denge olduğu...İnsanın doğa üzerindeki egemenliğine bir sınır çizmek mümkün mü? Buluşlar ve keşiflerle bugünlere gelen insanın "merak" duygusunu esas harekete geçiren nedir? Bilgilenme ve haber alma hakkı yaşam hakkının önüne geçtiğinde, en büyük zararı kim görür? Fransız bilimkurgu edebiyatının tanınmış yazarı Danielle Martinigol'ün ünlü üçlemesi "100Dünya" başlıyor.
0 yorum