Kitap: Demir Adam \\ Grimm Kardeşler
Grimm Kardeşlerin masallarından biri olan Demir Adam
kitabı aslında anneme ait. Çocukluk yıllarında okuduğu bu mini minnacık kitap
uzun zamandır benim rafımda duruyordu. Seneler önce okuduğum ve ufaklığından
dolayı rafların arasında kaybolan bu kitabı Okuma Şenliği sayesinde bir kez
daha okumuş oldum. (Kitap 3. Basım 1971)
Kütüphanemde durduğu için çok şanslıyım çünkü
taşınırken yokluğumu fırsat bilen annem bütün masal kitaplarımı – bunlara üç
boyutlu, ciltli masal kitapları da dahil – başkalarına vermiş. Bir raf dolusu çocukluk
hatıralarımın verilmesini ve içime nasıl oturduğunu da bu yazıda okumuş
oldunuz. Dergilerimden bahsetmiyorum bile!
“Vahşi
adamın vücudu paslı demir rengindeydi, uzun saçları ise dizlerine kadar
iniyordu.”
Vahşi bir adamın ormanda olduğu haberi üzerine gözü
pek iki avcı gidip Demir Adam’ı yakalıyorlar. Kral bu adamı bahçedeki kafese
koymakla kalmıyor, yanına kim yaklaşırsa da idam cezasına çarptırılacağını
söylüyor.
Kralın oğlu altın topuyla (altına dikkat) oyun
oynarken bu top kaçıp Demir Adam’ın kafesine gidiyor. Topunu isteyen çocuk
geriye ne kaa ekmek o kaa köfte lafını alıyor geri (bugün tarih dersinde
kulağıma çarpan ilginç cümlelerden biri. Çocuğa kafesi açarsa anca ona topunu
geri vereceğini söylüyor. İlk başta dirense de çocuk aklı dayanamayıp kafesi
açıyor. Tabii Demir Adam yerinde durmuyor yapıştırıyor lafı O.O tamam şakaydı
bu. Kaçıp gidiyor adam, çocuk arkasından bağırınca da (babam beni döverrrrr
getttmeeeee) geri gelip çocuğu kaptığı gibi kaçmaya devam ediyor.
Çocuğa benimle kalabilirsin diyen Demir Adam, bu
ufaklığa da görev vermeyi ihmal etmiyor. Düşünmüyor ki çocuğun aklı havada,
geldi kapını bile açtı. Altın göle hiçbir şeyin yaklaşmamasından görevlisin
diyor. Tabii çocuk onu dinlemiyor ve bir kaza sonucu saçları altın rengine
bürünüyor. Kızan
Demir Adam çocuğa burada kalamayacağını söyleyip onu yolluyor. Eğer bir şeye
ihtiyacın olursa ben buradayım diyor.
Çocuk gidiyor
bir krallığın sarayında yer buluyor kendine. Gerisi klasik şeyler. Bahçede
çalışırken prenses prensi görür, saçlarının altın rengine hasta olur, çocuk
Demir Adam’ın yardımıyla Kral’ı kurtarır, çocuğun daha sonradan kurtaran kişi
olduğu ortaya çıkar, prens prensesle evlenmek ister (bak daha hiç
konuşmadılar adam gibi) kız hemen
teklife atlar, çocuğun ailesi de gelir veee happy ever after…
Bir süre sonra masalı suratımı ekşite ekşite okudum.
Masallarda sadece varlıklı insanlar mutlu olur olayı ve yüzeyselliğin önemi üst
seviyelerde yer alıyor. Bunu fark etmeyen yoktur herhalde. İlla bir prens
bulmamız lazım! Hemen evlenmemiz lazım… Masalları orijinal halleriyle
(bilmiyorsanız okumanızı tavsiye ederim, bunun üzerine ödev bile hazırladım)
bıraksalarmış belki de herkese daha hayırlı olurmuş. Hoş onlar da pek çocuklara
okutulacak şeyler değil ama neyse.
Belki de annemin kitapları vermesi iyi olmuştur
yoksa dayanamayıp okudukça sinir olabilirdim. (Her masal için konuşmuyorum tabii
ki)
0 yorum