Karantina - Lex Thomas || Kitap Yorumu
Merhaba canlar! Umarım yaz tatiliniz iyi
geçmiştir. Ben Kpss derdine girdim, kitap okuyamadım hiç. Şu anda çalışıyor
musun derseniz, hayır çalışmıyorum. Üstüne kitap da okumuyorum. Fenalardayım
yani. Tatilin sonunda size bir sürpriz yapalım dedik. Beni bu bunalımdan kurtaracak bir tur
kitabıyla geri döndük. Okul başlamasıyla birlikte eminim çoğunuz berbat bir
dönemin geçeceğini düşünüyorsunuzdur. Okul kadar sıkıcı bir şey olmasa da emin
olun o zamanlarınızı çok özleyeceksiniz. En azından dua edin okulun ilk gününde
kitabımızdaki gibi karantinaya alınmıyorsunuz.
Kötü niyetli bazı adamların ürettiği bir
virüs nedeniyle okulun karantina altına alınmasını uygun görüyorlar. İlk başta
amaç yayılmasını önlemek için olsa da bu hiçbir işe yaramıyor ve kısa sürede
tüm okul bu virüsü kapıyor. Okuldaki tüm öğrenciler virüsü kaptıkları anda
saçlarının dökülmesiyle şok olsalar da
en büyük darbeyi yetişkinler alıyor. Ergenlik çağındaki kişilere bulaşan bu
virüs yetişkinlerde öldürücü etki yapıyor. Sanki zehir solumuşlar gibi oracıkta
ölüyorlar. Ergenlerimiz ise tekrardan çıkan ama renklerini kaybeden saçlarıyla
kalıyorlar.
Siyah bir kargo
helikopteri gökyüzünü kapadı ve devasa kargosunu açıklıktan aşağı indirdi.
Paletler dolusu gıda, su ve erzak bir otobüs büyüklüğündeki tek parçalık
kargoda toplanmıştı.
David, lisenin bu
kadar zor olacağını aklının ucundan bile geçirmemişti.
Bu virüs nedeniyle kimse okula giremezken
, haliyle çıkan da olamıyor. Öğrenciler orada unutulduklarını düşünmeye başlamışlarken gelen helikopter ile yeniden umutlanıyorlar. İki haftada bir
erzak ve gıda yardımı başlıyor ama bunun neticesi ile çatışmalar ve
gruplaşmalar başlıyor. Yeni oluşan gruplar, herkesin üstünde olan kimsenin
sevmediği halde karşı gelemediği “Takım” ve bir gruba bile giremeyen
Kırıntılar...
Tüm bunların ortasında da David ve
kardeşi Will var. David eskiden okulun popüler çocuğu, takım kaptanı iken
annesinin ölümünden sonra düşüşe uğramış bir çocuk. Herkesten kendini
uzaklaştırdığı gibi bir de sevgilisinin onu aldattığını öğreniyor ve silkelenip
kendine gelmeye çalışıyor. Tam istediğini elde edemeyip üstüne de kavga
çıkarınca bir anda okulun sevilmeyen çocuğu oluyor. Eski takım oyuncularının
hepsinin bir anda ona ters düşmesi çok insafsızca geldi bana. Yerine geçen
takım kaptanının nasıl biri olduğunu bilip nasıl karşı gelemezler anlayamadım.
Her neyse herkesi karşısına almışken bir de bu karantina olayı çıkıyor
karşısına. Üstüne epilepsi hastası olan kardeşi Will ile uğraşmak zorunda
David. Ergenliğin verdiği gereksiz sinir krizlerinden mi bilmem, Will’e baya
sinir oldum ben. Sırf istediği kız ona bakmıyor diye abisine bir tavırlar bir
asilikler. Başınıza o kadar şey gelmiş bir dur, bir düşün ama değil mi. Eminim
okuduğunuzda bana hak vereceksiniz.
David, “Markette
çalışan biriyle birlikte olamayacak kadar özel misin sen?” dedi.
“Bir ezikle sevgili
olamayacak kadar özelim.”
Gelelim kapak yorumuna. Kitabın kapağını
incelediğinizde hayalinizde oluşan o okul imajına çok uyuyor. Kapana kısılmış
öğrencilerin orayı nasıl bu hale getirdiğinizi gözünüzün önüne
getirebiliyorsunuz. Karantina altındaki sarı renk de her bölümün başında
rastlayacağımız biyolojik tehlike simgesiyle uyumlu halde. (Bu şekli her
gördüğümde derste tahtaya çizmek zorunda kaldığımı hatırlıyorum. Ne kadar kolay
gözükse de çok zorlanmıştım bee) Pegasus kitaplarından birkaç tanesini
okumuşsanız zaten yazı stilini biliyorsunuzdur. Gözü yormayacak şekilde biraz
büyük. Çeviri her zamanki gibi akıcı ve güzel. Fazla betimlemeye yer
verilmemiş. Biraz daha olsaydı o karanlık atmosferi daha iyi anlatabileceğine
inanıyorum. Hangi ortamda öğretmenlerin cesetleri öğrenci dolaplarında
saklanabilir ki? Düşüncesi bile ürkütücü.
Uzun süreden sonra yorum girmenin
üşengeçliğiyle yazımı burada noktalıyorum. Distopya severlerin beğeneceğini
düşündüğüm ve okumanızı tavsiye edeceğim bir kitap. Unutmadan eğer kitabı
kazanan şanslı kişilerden biri olmak istiyorsanız turumuzun face sayfasına yada
instagram sayfamıza bakabilirsiniz. Hepinizi öptüm kocaman!
Orijinal Adı: Quarantine The
Loners
Yazar: Lex Thomas
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 398
Çevirmen: Burak Eren
Arka Kapak;
Mezun ol… ya da olmaya çalışırken
öl.
Erzak dolu paletler düşmeye
başladı. Yere çarptıklarında parçalanıyor, içerisindekiler etrafa saçılıyordu.
Helikopter geri çekilirken görünmeyen bir mekanizma gri kubbedeki açıklığı
kapadı. Etraftaki çocuklar dizildikleri okul duvarından fırlayıp dört bir yana
dağılmış paketlere atıldılar. Çocuklar, David'in etrafında erzakları elde etmek
için boğuşuyor, birbirlerini tekmeliyor, tırmalıyordu. David, lisenin bu kadar
zor olacağını aklının ucundan bile geçirmemişti.
McKinley Lisesi'nde olağan bir
gündür, ta ki devasa bir patlama okulu sarsana kadar. David Thorpe, İngilizce
öğretmenini güvenli bir yere taşımaya çalışır fakat adam gözlerinin önünde
ölür. Ve bu sadece başlangıçtır. Bir yıl geçmiş, Mckinley Lisesi karmaşaya
sürüklenmiştir. Tüm öğrenciler, onları yetişkinlere karşı ölümcül hale getiren
bir virüs kapmıştır. Ordu okulu karantinaya almış, öğretmenlerin hepsi
ölmüştür. Öğrencilerin gruplara ayrıldığı bu düzende grupsuz kalmak, ölmek
demektir. David'in ise grubu yoktur ve tüm okula karşı yanında sadece kardeşi
Will vardır...
2 yorum
Merhaba ;
YanıtlaSilBloğunuzu ilgi ile takip ediyorum. Çok faydalı içerikler paylaşıyorsunuz. Bloğunuz'dan para kazanmak için %50 Komisyon ile İnstaKitap Setine Satış Ortağı Olabileceğinizi Biliyor Musunuz ? https://goo.gl/iLiflK
İnstakitap İnstagram üzerinden para kazanmanın kitabı para kazanmanın tüm metotları, butik açmak, satış yapmak, takipçi artırmak, 4 ayrı kazanç metodu.
Herkese hitap eden yöntemler, sürekli güncellenen tedarikçiler, hepsi 3'lü kitap setinde. Sitemize gelen 100 ziyaretçiden 1'i sipariş veriyor.
Sizi de satış ortaklarımız arasında görmekten memnuniyet duyarız.
Yorum güzel ama bir şey soracağım. Kitapta kız sürekli bir eşyayı elinde tutuyordu, neydi?
YanıtlaSil