Açlık Sancıları
Açlık Oyunlarının çarpık versiyonuna hazır mısınız? Açlık Oyunları'na doyamayanlar kitabı bir de Harvard Lanpoon'un elinden okuyun.
Açıkçası kitabın ismi "Bir Kitap Nasıl Mahvedilir" de olabilirdi. Yine de yabancı yapım komedi filmlerini seviyorsanız kitap oldukça hoşunuza gidebilir. Daha çok okuyacak bir
kitap bulamadığınızda ya da sıkıldığınızda okuyacağınız bir kitap. Konuyu
bildiğimden midir nedir, kitabı bitirmek hayli uzun sürdü, sonunu da biliyorum
zaten dedim... Ama ben böyle deyince genellikle tersi çıkıyor bu kitapta olduğu
gibi. Sonu hiçte beklediğim gibi bitmedi. Çok değişik ve biraz da tuhaftı...Eğer
bir puan vermem gerekirse 5 üzerinden 2.75 verebilirim.
Karakterleri hemen
kısaca anlatayım. Kapris -takma ismi kapri giydiğinden dolayı Kapri- biraz saf
ama olayları kendi yararına çevirebilen ana karakterimiz.Yalak, Kapris'in
yakışıklı av arkadaşı ve Yalak şişman mı şişman, her tarafından hamur işi çıkan,
burnunu ekmekle silen, obur mu obur tarçın kokulu fırıncının oğlu.Bunun yanında
erzak dolabında uyuyup, boş bir kurabiye kutusuna sarılan Pren, Pren'in 20
kilodan ağır, havlayan, frizbi peşinde koşan kedisi Deve Dikeni, kendini
kumardan alıkoyamayan Kütük, Sürekli Kapris'in kıyafetlerini unutan Cinnabon ve
1. Mıntıka'nın üniversiteli haracı Öz Nemesis'te karakterler arasında yerlerini
alıyorlar.
Toparlayacak olursak;
hiç bir şeyin normal olmadığı bu kitabı okurken bol bol hamur işi yemeyi ihmal
etmeyin. Hatta Malaktan rica edin, o size seve seve yapar.
Bir Açlık
Oyunları Parodisi
Kazanmak bir ömür boyu şöhret ve zenginlik demek
Kaybetmekse ölümle birlikte bir şöhret!
İşte açlık sancıları
Kapris Everdi kız kardeşinin yerine oyunlara katıldığında başına
neler geleceğini bilmiyordu. Telepazarlama Mıntıkasının en kötü mahallesi
Çatlaktaki yaşamından sonra arenada ölümüne savaşırken kameraların önünde canlı
ve çekici olmalıydı. Fakat kurtuluşunun hayalperest Yalak ile açgözlü Malak
arasında yapacağı seçime bağlı olduğunu düşünürken en sert çatışmaların savaş
alanında değil savaş alanının ortasında kalan yüreğinde olduğunu anlayacaktı.
"Açlık Sancıları gerçekten hoşuma gitti."
Kapris Everdi
"Her otelde Kutsal Kitap yerine bir tane Açlık Sancıları
olmalı."
Sheraton Hotel Memo
"Bu kitap bana keşke hiç vurulmasaydım dedirtiyor."
Abraham Lincoln
"Neden bilmiyorum ama bu kitap elimden kayıp duruyor."
Bir Hayalet
DEVAMI…
Açlık Oyunları Nedir? Nasıl Ortaya çıkmıştır?
12. Mıntıka da
diğer mıntıkalarla birlikte, Huzur Ülkesi'nin zengin ve güçlü insanlarının
yaşadığı Kapital'e karşı bir zamanlar isyana yeltenmişti. İşler pek yolunda
gitmemişti. Aslında dehşet vericiydi. Ne kadar dehşet verici? Şey, eskiden iki
yüz mıntıka vardı. Dersimizi almıştık.
Bu isyanın
başarısızlıkla sonuçlandığını ve kontrolün onlarda olduğunu vs. vs. vs. kimse
unutmasın diye her yıl, on iki mıntıkayı Açlık Oyunları adını verdikleri bir
şeye katılmaya zorluyorlardı. Her mıntıka, onları bu büyük rekabette temsil
etmek üzere biri kız, biri erkek iki çocuk seçiyordu. Bu iki çocuğa haraç adı
veriliyordu.
Açlık
Oyunları'nın tam anlamıyla eğlenceli olduğu söylenemezdi. Aslında berbattılar.
On iki mıntıka ve her mıntıkadan ikişer haraç olduğu için, toplamda en
azından... yirmi haraç vardı. Hepsi vahşi hayatın ortasında, ücra bir yerde
kurulan ve geriye tek bir haraç kalana kadar birbirlerini öldürmek zorunda
oldukları bir arenaya atılırlardı. Ve olayın tamamı televizyonda yayınlanırdı. Pek
çok insan, hızla ileri sarıp iyi kısımları izleyebilmek için yayını kaydederdi.
İlk başta Açlık
Oyunları o kadar da kötü değildi. Kapital bütün haraçları bir araya
toplayıp yaptıkları softball turnuvası, bayrak yarışı, engelli koşu ve bayrak
kapmaca gibi hayli eğlenceli şeyleri yayına sokardı. Ana olay, kocaman bir
sosisli sandviç yeme yarışmasıydı. Başlamadan önce herkes iyice acıkmaya
çalışırdı; Açlık Oyunları adı da buradan geliyordu.
Ancak bir sene
sonunda haraçlar o kadar rekabetçi oldular ki oyunlar vahşileşti. Şurada surata
bir yumruk, burada kasığa bir tekme ve kısa süre içinde haraçlar birbirlerinin
gırtlağına yapıştılar. Kapital de bu deliliğe bir son vermek yerine bunu teşvik
etti. Sonuçta büyük ilgi çekiyordu. Bu yüzden kuralları değiştirdiler. Açlık
Oyunları eğlenceli saha oyunları ve rekabetçi yemek yeme olayı yerine,
ölümüne bir kavgaya dönüştü. Bayrak kapmacaya hala izin vardı ama kimse
oynayacak ruh halinde değildi.
Açlık Sancıları Sayfa 10
Bugün Kudurma Günü'ydü.
12. Mıntıka "Yaşamak İçin Korkunç Bir
Yer" diğer ismiyle Pis Düzine
Ailem için avlanıyordum çünkü babam artık
bize bakamıyordu. Endişelenmeyin, nedeni tembel olması falan değil, ölü
olmasıydı.
Aileme bakmam gerektiğini o zaman anladım.
Süpermarkette yenilebilir orman meyvelerini ayırt etmeyi, bluz ütülemeyi,
fıstık ezmeli, reçelli sandviçler yapmayı hızla öğrendim. Üçümüz benim sayemde
hala hayattaydık.
"Hayır, sen hızlı düşün!" dedim
ve onu bacağından bıçakladım. Bıçağı çekip çıkardı ve birlikte uzun uzun
güldük.
Kalabalıktan bir kişi bile
alkışlamıyordu.Ölüm sessizliği çökmüştü. Biri osurdu.
HADİ ORADAN KAPİTAL! yazılı bir amblemi
çevreleyen altın bir halkası vardı. İğneye gözümü dikip baktım ve bir anlamı
var mı acaba diye merak ettim.
Fırına attığım onca tüyü ve kürkü nasıl
bir yaratığın döktüğünü kendi gözlerimle görmem gerekiyordu.
3 yorum
Daha açlık oyunlarını okuyamadık şimdide bu mu =)
YanıtlaSilHemen okumalisin o zaman :D
SilKitap güzel
YanıtlaSil