Savaşçı Varis - Cinda Williams Chima || Kitap Yorumu
Savaşçı Vâris
Orijinal Adı: The
Warrior Heir
Yazar: Cinda Williams Chima
Yayınevi: Pegasus Yayınları
Sayfa Sayısı: 415
Çevirmen: Uğur
Emre Yürük
Arka Kapak;

On altı yaşındaki Jack, Ohio'nun ufak bir kasabasında harika bir hayat sürmektedir. Onu lisedeki sınıf arkadaşlarından ayıran ise her gün almak zorunda olduğu ilaç ve göğsündeki büyük yara izidir. Jack bir gün ilacını almayı unuttuğunda aniden kendini hiç olmadığı kadar güçlü ve özgüvenli hisseder. Ancak gücüne hâkim olamayıp futbol seçmelerinde bir oyuncuyu öldürmesine ramak kalınca ürpertici gerçeği öğrenir: O aslında aramızda yaşayan büyülü insanların oluşturduğu gizli bir topluluğun, Weirlind'in üyesidir.
Bu topluluğun başında da birbiriyle rekabet halindeki Kızıl Gül ile Beyaz Gül Haneleri yer almaktadır ve güçlerinin kaynağı Oyun'dan gelmektedir. Savaşçıların ölümüne dövüştüğü bu turnuvada kazanan hane Weir'i yönetmektedir.
Ve Jack basit bir Weirlind üyesi olmadığını, aynı zamanda son savaşçılardan biri olduğunu, tam da iki hanenin turnuva için oyuncu aradığı bir zamanda öğrenecektir.
Şavaşçı Varis,
tarihle ile kurgunun harmanladığı harika bir roman. Mantık çerçevesinde hepsi
bir araya getirilmiş. Kitabın konusu Güller Savaşı üzerine oturtulmuş. Ben
Güller Savaşının ne olduğunu
bilmiyordum, bu vesileyle de öğrenmiş oldum. Güller Savaşı; İngiliz
tarihinde 1455-1485 yılları arasında gerçekleşen iç savaşmış. Savaşa bu adın
verilmesinin nedeni, savaşa neden olan York Hanedanının armasının beyaz gül,
Lancaster Hanedanının armasının üzerinde ise kırmızı gül olmasıymış.
Kitabımızda bol bol Kırmızı ve Beyaz Güllerin isimlerini duyuyoruz. Tabii işin
kurgu kısmı da var. RPG (Rol yapma oyunu) tarzı oyunları sevenleri oldukça
mutlu edecek bir kitap. Savaşçılar, büyücüler, simyacılar, efsuncular, kahinler
ve gücü olmayanlar yani Anaweirler var.
Bu yaratılan dünyada
Weir soyundan gelen bir aile bulunuyor. Yukarıda saydığımız tüm özellikli kişiler bu
aileden geliyorlar. İngiltere kökenli olan bu aile beşe ayrılmış ve her Weir
üyesi varisi oldukları loncanın cevherini almak zorunda... Eğer savaşçı
loncasından geliyorsa savaşçı cevheri taşıması lazım.
“Büyücüler neredeyse
sonsuza dek yaşar. Ancak Savaşçılar... Savaşçılar genç ölürler, değil mi?”
Ana karakterimiz Jack’te
işe bu durum farklı. Bebekken bir büyücü tarafından ona varisi olacağı cevher
değil, savaçı cevheri veriliyor. Savaşçılar oldukça değerliler çünkü
arenada öldürüldüklerinden dolayı
sayıları oldukça azalmış. Jack gibi biri ortaya çıkınca da iki hanedanda da olay
yaratıyor. İki hanedan da Jack’in peşine düşüyor. Oysa Jack bunların
hiçbirinden ilk başta haberdar değil. Ufak bir kasabada liseye gidiyor, arkadaşlarıyla
takılıyor ve panik olan annesini üzmemek için ilacını hergün alıyor.
Aksatmadan. Ta ki bir gün ilacını almayı unutana kadar.
Şimdi azcık spoilera
giriyorum size ilk bölümü anlatarak. Bana tam olarak spoiler gibi. Eğer bu
kısmı okumak istemiyorsanız direk spoiler bitti kısmına alalım sizi.
SPOILER
Savaşçı Varis
kitabı, 1870 yılı ile başlıyor. Yer,
Coalton County, Ohio. Haziran ayı. Bölge Güllerin –komşuları onlara
haydutlar diyor- saldırısına uğramış. Bu yüzden Lee ve ailesi bir süreliğine
buradan uzaklaşmış, şimdi de geri dönmüşler. Güller, aileleri takip edip, Gümüş
Ayı boyundan gelenleri avlıyorlarmış. İçlerinden yetenekli olanları ise takas
için alıkoyuyorlarmış. Lee’nin efsuncu olan erkek kardeşini Lee daha küçükken
alıp götürmüşler. Bu arada Lee’de büyücü cevherinin sözde işaretlerini sergiliyormuş.
“Genç adam gerçekten
de en sonunda kendisinin ne olduğunu yürekten anlamıştı; o bir korkaktı.”
Lee havanın çok
güzel olmasını mazeret bulup ona iş vermesinler diye erkenden evden sıvışıyor.
Bu yüzden de abisi ve babasının öldürüldüğü sırada uzakta oluyor. Eve geri
geldiğinde evin çoğu yanmış durumda, annesi şokta ve ablası kayıp. Lee kız
kardeşinin saklı olabileceği yere gidiyor ama bu peşlerinde olan kişilerin
dikkatini çekiyor ve yakalanıyorlar.
Aradan bir asırdan
fazla zaman geçiyor. Jessamine adlı büyücü, Jack’i ameliyat ediyor. Bebek
büyücü olması gerekirken cerrah olan bu kadın onu Weirlind yapıyor. Yani
Savaşçı. Bunun başarıyla sonuçlanması ilebebeğin değerinin ne kadar arttığını
fark ediyor. Onu alıp İngiltere’ye götürmeyi planlarken, bebeğin teyzesi Linda
onu bu plandan vazgeçiriyor. Zamanı gelene kadar Jack’in kasabada kalmasına
karar veriyorlar.
Tabii ki deneyin
nasıl sonuç verdiğini görebilmesi yıllarını alacaktı. Eğer başarısız olursa
önemli ölçüde vakit harcanmış olacaktı ancak başarılı olunması durumunda kazanılacak
çok şey vardı. Belki de savaşçı kıtlığı son bulacaktı. Oyun için sınırsız yem
tedarik etmek. Beyaz Gül ailesi için nihai zafer.
Aradan zaman
geçiyor, Jack büyüyor. Her gün düzenli olarak kullanması gereken ilacını
dalgınlığı yüzünden almayı unutuyor. Tamamen kendisinin hatası çünkü fazla
elhamlı olan annesi ilacını unutmaması gerektiğini ona söylemişti. Jack bazı
nedenlerden dolayı da eve geri dönmemeyi seçiyor. İlacı almaması onu kötü
hissettirmeyip daha önce hiç olmadığı kadar canlı hissetmesini sağlıyor. O
kadar canlı ki futbol oynarken üstüne gelen çocuğu daha dokunmadan kaleye
fırlatıyor...
SPOILER BİTTİ
Normalde kitapların
isimleri kapakta üst kısımda olur ya, bu kitapta yan kısmına yazmışlar. Çok
hoşuma gitti. Kitaba çok farklı bir hava katmış. Kitabın önünü yan tarafa
çevirdiğinizde hem kitabın ismini hem de yazarın ismini rahatlıkla
okuyabiliyorsunuz. Kitabı açtığınızda da durum aynı. Sayfa numaraları altta
değil, sayfanın yan kısımlarında. Çok yaratıcı.
Kitabın kapağı sade,
güzel. Parmağınızı üstünde gezdirdiğinizde yazıları ve kılıcı hissedebiliyorsunuz.
Kabartma baskı mı deniyor ki buna? Her neyse benimki de böyle bir fantezi işte
hoşuma gidiyor.
Kitabın dili
betimlemeliydi. Yerleri, karakterleri gözünüzde canlandırabiliyorsunuz.
Betimlemeler sıkmıyor, sizi daha çok kitaba bağlıyor. Çok fazla karakter
olmasına rağmen karıştırmıyorsunuz.
Kesinlikle alıp
okumanız gereken bir kitap! Tavsiye ederim.
2 yorum
Merhaba, Weir soyadlı bir aile yok. Ejderha Vâris kitabında Weirlerin geçmişini daha iyi öğreneceksiniz zaten. "Weir", içlerinde Weircevheri bulunan ve Ejderhakalbi denen bir kristale bağlı, özel güçlere sahip insanlara (savaşçı, büyücü, simyacı, efsuncu ve kâhinlere) verilen bir isim. Spoiler vermek istemediğim için açıklamıyorum. Sadece o kısmı düzeltmek istedim.
YanıtlaSilSoyundan gelen yazacağıma soyadı yazmışım kusura bakmayın o arada telefondan yazmıştım bu yorumu düzeltmelerde hata olabiliyor bunun dışında bunları ben de biliyorum ancak ilerlemeden kitap hakkında bir şey söylememeyi tercih ederim bazı insanlar bunu bile spoiler olarak kabul edebiliyorlar ilk bölümü bile spoiler olarak anlattım yine de teşekkür ederim :)
Sil